“Neden Ben?” Diye Sorar Mısınız?


Efsane Wimbledon'un ilk zenci şampiyonu Arthur Ashe kan naklinden kaptığı AIDS’den ölüm döşeğindeydi. Hayranlarından biri sordu:
- Tanrı böylesine kötü bir hastalık için neden seni seçti?

Çocuk Yüreğinin Gözleri



Anne, okulun dağılma saatinin geldiğini fark etti, o sırada yağmur da yağacak gibiydi. Sekiz yaşındaki kızını almak için arabasını okula doğru sürdü. Okulun sokağına döndüğünde kendisini gören kızı kaldırımdan arabaya doğru koşmaya başladı. O sırada bir şimşek çaktı ve küçük kız durup yüzünü gökyüzüne çevirdi, gülümsedi, sonra annesinin arabasına koşmaya devam etti.

KENDİNLE BARIŞ, ONLARLA SAVAŞ, DİĞERLERİYLE YARIŞ


Bizi güçlü yapan yediklerimiz değil, hazmettiklerimizdir. Bizi zengin yapan kazandıklarımız değil, muhafaza ettiklerimizdir. Bizi bilgili yapan okuduklarımız değil, kafamıza yerleştirdiklerimizdir. (Francis Bacon)

Beyin Gücünü Sistematik Kullanmak


İnsan muhteşem bir varlıktır. Zihnimizi bilinç ve bilinçaltı diye temelde ikiye ayırdığımızda bu muhteşem varlığın yapısını çok daha iyi algılayabiliriz. Örneğin, bilincimiz aynı birim içerisinde bilgiyi işleyebilme kapasitesi olarak 7(+-2) yani (5 ile 9) birimi işleyebilme yeteneğine sahiptir. Maksimum 9 haneli bir rakamı (384625901) bölümlere ayırmadan bir defada aklında tutabilme sınırı budur. Gruplara ayırarak 3’lü 4’lü ve benzer şekillerde aynı birimin dışında bunu gerçekleştirebilir. Fakat aynı birim içerisinde maksimum sınır 9’dur.

Gelişim Ağacı

Meyveli dondurmaya bayılıyordu. Parası yeter miydi, bilmiyordu ama denemekten ne çıkardı! Pastaneye girdi, masaya gelen bayan garsona bir kase meyveli dondurmanın ne kadar olduğunu sordu 10 yaşındaki küçük çocuk. “50 sent” diye yanıtladı bayan garson. Elini cebine soktu ve parasını saydı bizimki. “Peki, küçük bir külah alsam?”

Beynin En Sevdiği Yol: Deneyimlemek


Hiç düşündük mü: “Beynimize heyecan veren, beynimizi gıdıklayan, beynimizi uçuran en etkili yol hangisidir?” diye…
“İnsan beyninin en büyük keşfi, deneyimlerinin üzerine gitmesidir” desek hiç de abartmış olmayız sevgili okurlar... Büyük ve insanlık için devasa devrimlere yol açan her tür keşif ve düşünce, cesaretle başarısız deneyimlerin üzerine gitmenin ürünüdür.

KARİZMAYI ÇİZDİRMEMEK 


Yavru karınca, anne karıncaya sormuş:
“Anneciğim, bana ne zaman Ağustos Böceği ile dedemin hikâyesini anlatacaksın?”
Anne karınca cevap vermiş:
“Hiçbir zaman!”

BAŞARIYI İSTİYORSANIZ İLK ADIMI ATMANIZ GEREKİYOR


Bir tane ineği olan köylünün birine bir gün sormuşlar:
— İneğin ne kadar süt veriyor?
 Köylü cevap vermiş
— İneğim hiç süt vermez. Sütü ondan sizin almanız gerekir.

Beyindeki Gizli Arşiv


Beyin arşivi, beynin duyu organlarından aldığı iletilerdir; anne karnında üç aylıkken edinmeye başladığımız bilgi birikimidir. Aslında bu birikimin duyu organları ile alındığını söylemek yeterli değildir. Çünkü bu arşiv, kişinin bütünsel arşivi olduğu için, buna kendi iç dünyasından, hayallerinden edindiği deneyim ve bilgiler de eklenir. İnsan her yeni bilgi edindiğinde bu arşiv taranır, buradaki bilgiler ile yeni bilgi anlamlandırılmaya çalışılır.

Aynaya mı Pencereye mi Bakıyorsunuz?


Çok zengin ama cimri bir adam, bir bilgenin yanına gidip nasihat almak istedi. Bilge onu pencereye götürüp sordu:
“Pencereye baktığında ne görüyorsun?”

Farklı Pencereden Bakabilmek


Bir Bilgeye sormuşlar:
“Dünyada en çok kimi seversiniz?”
“Terzimi severim” diye cevap vermiş. Soruyu soranlar şaşırmışlar.

Sesinizi Yükseltin


Günlerden bir gün, köylerden birinde, adamın birinin eşeği, kuyuya düşer. Niye düşer, nasıl düşer, sormayın. Eşek bu, düşmüş işte! Belki kör bir kuyuydu, ağzı tahta ile kapatılmıştı belki, üzerine toprak dökülmüştü. Zamanla tahta çürüdü, zayıfladı, toprakta biten otları yemek isteyen eşeğin ağırlığını çekemedi ve güm.

Thomas Edison'a Göre Başarıya Ulaşmanın Sırları


* Kişi, neyi gerçekleştirmek istiyorsa, gerçekleştirmek istediği şeyle ilgili kesin bilgiler elde etmelidir.
* Kişi, ulaşmak istediği hedefe aklıyla odaklanmalı ve hedefine ulaşmak için  o konuda edindiği  ve de edinebileceği bütün bilgileri kullanmalıdır.
* Kişi, kaç kez hayal kırıklığına uğrarsa uğrasın hedefine ulaşmak için çalışmalarına devam etmeli, asla yılmamalıdır.
* Kişi, bir başkasının kendisiyle aynı doğrultudaki hedefine yönelik çalışmalarında başarısız olmasından etkilenmemelidir.
* Kişi, karşılaştığı sorunların çözümünün bir yerlerde mutlaka var olduğunu ve onu mutlaka bulacağını düşünmeli ve bu fikirle yaşamalı; sonuçta da başarıyı yakalayacağını hayal ederek hedefine emin adımlarla yürümelidir.

Kaynak: www.gencgelisim.com

EDİSON DA BİR ZAMANLAR ÖĞRENCİYDİ


20. yy’ın ikinci yarısında bilim çevrelerince, insanların tekli zekâ yapısından oluşmadığı, aslında çoklu zekâ modelinden oluştuğu ifade edilmiştir. Edison’un bizden farkı, çoklu zekâsını birbiriyle örüntülü bir şekilde birleştirmesindeydi…

Edebiyatımızda İLK’ler


Edebiyatımızda noktalama işaretini, ilk kez Şinasi “Şair Evlenmesi” adlı eserinde kullanmıştır.
Edebiyatımızda ilk çeviri roman, Kamil Paşa'nın yaptığı Telemak'tır. 
Edebiyatımızda ilk roman, Taaşşuk-u Talat-ı Fitnat'tır.
Edebiyatımızda ilk köy romanı, Nabizade Nazım'ın "Karabibik" adlı eseridir.
Edebiyatımızdaki ilk realist romancı Recaizade Mahmut Ekrem'dir. 
Edebiyatımızdaki ilk realist roman Araba Sevdası'dır, yazarı Recaizade Mahmut Ekrem'dir.
Edebiyatımızda ilk edebi roman, Namık Kemal'in "İntibah" adlı eseridir.
Edebiyatımızda ilk psikolojik roman, Eylül'dür, yazarı Mehmet Rauf’tur.
Edebiyatımızda ilk tarihi roman, Namık Kemal'in "Cezmi" adlı eseridir.
Edebiyatımızda ilk kadın romancı Fatma Aliye'dir.
Edebiyatımızda ilk makaleyi Şinasi yazmıştır. (Tercüman-ı Ahval Mukaddimesi) 
İlk tiyatro Şinasi'nin Şair Evlenmesi'dir.
Edebiyatımızdaki ilk pastoral şiir A. Hamit Tarhan'ın Sahra adlı şiiridir.
Edebiyatımızdaki ilk psikolojik roman denemesi Nabizade Nazım'ın “Zehra” adlı eseridir. 
Edebiyatımızda çocuklar üzerine yazılmış ilk eserler Nabi'nin Hayriye'si ve Sümbülzade Vehbi'nin Lütfiye'sidir.
Edebiyatımızdaki ilk eleştirmen Namık Kemal'dir.
İlk çocuk yayınımız ise Eftal ve Mümeyyizdir.(1869) 
Türk Edebiyatı'nda bilinen ilk çocuk gazetesi “Çocuklar İçin Mümeyyiz”dir.
Divan Edebiyatı'nın ilk şairi Hoca Dehhani, son şairi ise Şeyh Galip'dir.
İlk yerli çizgi roman, Türk Kahramanı Köroğlu'dur. (1953) 
Ülkemizde ilk çocuk çizgi roman türü Kara Maske'dir. (1943)
Yahya Kemal bütün şiirlerini aruzla yazmıştır, yalnız Ok şiirini hece vezni ile yazmıştır. 
Kutadgu Bilig ilk Türk dünyası ansiklopedisidir.
Batılı tekniğe uygun ilk roman Aşk-ı Memnu'dur. 
İlk edebi topluluk Servet-i Fünun'dur. 
Şiirde ilk defa Türk kelimesini kullanan M. Emin Yurdakul'dur.
İlk divan sahibi sanatçımız Yunus Emre'dir.
Şiirde noktalama işaretini ilk kez kullanan Servet-i Fünun sanatçısı Tevfik Fikret'tir.
En uzun ömürlü edebiyat dergimiz 1933 yılında çıkmaya başlayan Varlık Dergisi'dir.
Hayat hikayesini İngilizce yazan ilk yazarımız Halide Edip Adıvar'dır.
İlk Türkçe gazete 1831'de kurulan Takvim-i Vaka'dır.
İlk Türkçe özel gazete 1860'da kurulan Tercüman-ı Ahval'dır.
Türk Edebiyatı'ndaki ilk deneme yazarı Nurullah Ataç'tır.
Matbaada basılan ilk kitabımız Vankulu Lügati'dir.
Türklerin kullandığı ilk alfabe Göktürk Alfabesi'dir.
İlk mizah gazetemiz Diyojen'dir. (N. Kemal)
İlk sözlük kitabımız Divan-i Lügati’t Türk'tür. (K. Mahmut)
İlk edebi tartışma Ziya Paşa ile Namık Kemal arasında olmuştur.
Edebiyatımızdaki ilk çağdaş roman Mai ve Siyah'tır. (Halit Ziya)

Kriz Yönetme Sanatı Olarak Yazarlık


İstemek başarmanın yarısı olabilir. Fakat diğer yarısının kriz yönetme kabiliyeti olduğunu unutmamak kaydıyla. Kriz yönetmekten kastım, düşen Çin borsasını yükseltmek veya YTL’yi devalüasyondan kurtarmak değil. Kriz yönetmek demek; tahminlerin dışında, âniden gelişen olumsuzlukları avantaja çevirme becerisini, ruhun derinliklerinde sinsi ve sessiz adımlarla ilerleyen isyan çığlıklarına karşı canlı bir dalgakıran olarak kullanmak demektir.

Bu İlk Kez Oluyor Dünyanın ilk 100'ü içinde bir Türk


Dünyanın en iyi 100 üniversitesi içinde giren ilk üniversitemiz
İlk kez bir Türk üniversitesi, Harvard, Oxford, Stanford, Cambridge gibi dünya devleri arasında “saygınlıkta” kendine yer buldu.

FORBES DERGİSİNE GÖRE DÜNYADAKİ EN GÜÇLÜ 20 KİŞİ



Amerika’nın önde gelen iş dünyası dergisi Forbes, dünyanın en güçlü kişilerinden oluşan listesini dünya ile paylaştı. Bu listede, ilk yirmi sırada yer alanları sizlerle paylaşıyoruz. 

Dünyanın Başarılı İlk Kadın Hükümdarı: Tomris Kağan


M.Ö.500 yıllarında, Karadeniz in doğusu, Kafkaslar ve Hazar Denizi arasında Türk kavmi olan İskitler (Sakalar) yaşıyordu. İskitlerde ordular kadın ve erkek savaşçılardan kuruluydu. Arkeolojik kazılarda bulunan yazılı belgelerin bir çoğunda “kadın ve erkek bütün savaşçıların” diye cümleler vardır. Ve bu topraklarda Tomris adında bir kadın Kağan yaşamıştır.

Dünyada En Çok Konuşulan Diller

Çok geniş anlamıyla dil, düşünce, duygu ve güdüleri, doğrudan doğruya ya da dolaylı olarak bildirmeye yarayan herhangibir anlatım aracıdır. Bir başka deyişle, insan vücudunun vazgeçilmez bir fonksiyonu olan dil, bebekliğimizde hayatta kalmamızı sağlarken erişkinliğimizde de istediklerimizi elde etmek, başkaları ile iletişim kurmak, eğlenmek amacıyla kullandıgimız bir araçtır. Toplumsal düzlemde baktığımızda dil, insanlar arasında anlaşmayı sağlayan ortak bir bağdır. Dünyada bilinen 250’ye yakın dil bulunmaktadır. Peki, dünyada en çok hangi diller konuşuluyor, cevaplar size şaşırtmasın:

Zenginlik, para kazanma yeteneğine mi bağlıdır?



Zengin olmanın tek yolunun başkalarından para koparmak olduğuna inanan birçok insan vardır. Bu yanılgı, bir anlamda hayatın kendisinden ayrı düşmektir ve bu tip insanlar, tüm hayatlarını başkalarından aldıklarını koruyarak harcarlar. Ve bu onlar için bir yasa haline gelir. Ama hayat böyle değildir.

Dünya Tarihine Yön Veren Olaylar


İlk Atom Bombasının Atılışı

6 Ağustos 1945 sabahı ilk atom bombası Enola Gay isimli bir bombardıman uçağı ile Hiroşima’ya atıldı. O andan itibaren dünya artık yeni bir döneme girdi. Nükleer tehtidin gücünü ve riskini anladı. Artık ülkeler tüm politikalarını ister istemez bu büyük riske göre ve ona karşı ayarlamak zorunda kaldılar.

Espriler ve Karikatürler Buraya!



Karikatür çizen, espritüel arkadaşlara büyük fırsat!
Arkadaşlar esprilerinizi, karikatür çalışmalarınızı bizlerle paylaşın, tüm Türkiye sizden haberdar olsun.

Duygu Dilini Doğru Kullanmak



Çocuklarda sevgi ile nefret dikkatli ve kontrollü kullanılmalıdır. Yaygın yanlışlardan birisi de, çocuklara sadece sevgi dili ile muamele etmek… Çocuklara sadece sevgi diliyle hitap etmek doğru değil. Doğru olan, sevgi dilini gerektiren konularda o dili kullanmak, öfke dilini gerektiren konularda öfke dilini kullanmaktır. Sadece sevgi dilini kullananlar, çocuğun duygularının zihni evrenini işgal etmesini sağlıyorlar. Duygu zihni evreni işgal ettiğinde ise akıl gelişmiyor. İşin özü, konu neyse, ona uygun bir dil kullanmaktır. Ve bunu çocukluktan itibaren yapmak şart…

DÜNYA ÜLKELERİNDEN GELİŞTİREN ATASÖZLERİ


Sis, yelpaze ile dağıtılmaz. JAPONYA
Altın ateşle, kadın altınla, erkek kadınla imtihan edilir. U.S.A
Ne kadar az yüksekten uçarsan, düştüğün zaman o kadar az incinirsin. TİBET

Başarmak İçin İlk Basamak: İradeli Olmak!


Bugün yaşamımızın her anına gölge gibi düşen başaramama korkusu, güvensizlik, kararsızlık vb. problemleri, kişi kendi kişisel gelişimine vereceği önemle yok edebilir.

Obama’ya Seçim Kazandıran Yöntem: NLP


NLP’nin günümüzün en gözde konularından birisi olup çıkmasına şaşırmamak gerek.
Üstelik bu moda, yöntem ya da adını ne koyarsanız, tüm dünyada ve hatta Amerika’nın yeni başkanı Barack Obama tarafından da kabul görmüş durumda. Kısaca test edildi, onaylandı ve işte bu nedenledir ki popülaritesini de hak etti.
NLP’nin sadece Başkan Barack Obama tarafından kullanıldığını düşünüyorsanız yanılırsınız derim. CIA ve Pentagon tarafından casusları işkencesiz konuşturmak adına kullanılan bir yöntem olduğu da Amerika kulislerinden kulağımıza gelenler arasındadır. Ancak vakit kaybettiren bir virüs olan dedikoduyu burada keserek bizi asıl ilgilendiren noktalarına göz atalım ne dersiniz?

NLP VE ÇOKLU ZEKA

    “Önemli olan çok yönlü bilgi değildir, önemli olan çok yönlü düşünebilmedir.”

(Lütfi ŞAHİN)

        1970 yıllarında oluşturulan ve yıllar içerisinde etkisini kaybetmemiş olan NLP teknikleri, asıl ifadesi ile yukarıdaki sözün içerisinde ele alınabilecek bir yaklaşımlar bütününü taşımaktadır. “Konusunda uzman biri ile mükemmel biri arasındaki fark” ifadesine cevaplar aramayı sağlayan NLP teknikleri ile insanın başarılı olması mümkündür.

Aşk Hayatımız Çocukluk Yıllarımızda Şekilleniyor!


Yazgımıza düşen birçok olay vakti zamanında, harddisk sayılabilecek bellek kayıtlarıyla ilgilidir. Bilinçaltı konusunun ele alındığı yazınsal metinlerde sıklıkla rastlayabileceğiniz bir örneklemede olduğu gibi, bilinçaltının yaşamımızdaki değeri bir PC’deki harddiskin önemine eşdeğerdir. Bu görüşe katılmamak mümkün değildir. Yine bu örneklemenin devamında kişisel düşünce ürünlerimiz ile klavye, monitör adı verilen parçayla ise bugünkü kişisel yaşamımız arasında isabetli bir benzeşim kurulmuştur.

Bilinçaltınızı Prangalardan Kurtarın!


Emir başını önüne eğdi ve bir şey söylemedi. Ben üsteledim:                                                                      
- Ne oldu Emir?                                                                                                                                         
- Öğretmenim çalışırım ama ben en fazla dört alabilirim. Asla beş alamam.                                                   
- Neden Emir?                                                                                                                                          

Alışılagelmedik bir Değişim Yolu


“Neden bilmiyorum ama sürekli aynı hataları tekrarlayıp işleri içinden çıkılmaz bir hale getirip duruyorum.” Bu sözler size tanıdık geliyorsa, kendinize karşı bu kadar sert davranmayın çünkü yalnız değilsiniz. Yetişkin insanların büyük çoğunluğu en azından hayatlarının bazı alanlarında hiçbir faydası olmayan davranış biçimleri arasında takıla kalmışlardır. Bu, işlerinizi sürekli sonraya erteleme, ilişkilerinizde sinir, başkalarının yanında utangaçlık, eşinize karşı kızgınlık ya da genel olarak hayata karşı depresif bir yaklaşım olabilir. Eminim ki her ne kadar başkalarına ve hatta kendinize bile bunları kolayca itiraf edemeseniz de, hepiniz hassas noktalarınızın farkındasınız.

Düşündüğünüz Hayata Sahip Olmak İçin Adres: BİLİNÇALTI


Hipnoz kelimesi yunanca uyku anlamına gelir. Aslında bu işin felsefesini yapacak olursak hipnoz bir uyku hali olmayıp uyanıklık halidir. Zaten yapılan çalışmalarda hipnoz altındaki kişide elektroansefalogramların (beynin uykuda olup olmadığını en kesin şekilde bildiren cihaz) uyanıklık trakeleri vermesi bunun kanıtıdır. Hipnozun tarihçesi M.Ö. 5000’e eski Mısır’a kadar uzanır. Din adamlarınca bir arınma yöntemi olarak kullanılan hipnoz, tedavi edici olarak tıp alanına resmi ve bilimsel anlamda 1748’de F. Anton Mesmer ile girmiştir. Ancak unutulmamalıdır ki hipnoz telkin almaya hazır hale getirir, hipnoz iyileştirmez.

BİLİNÇDIŞININ KEŞFİ VE HİPNOTERAPİ




Bilinçaltı diye isimlendirilen hakikat insanın özünü ve özünün işleyişini temsil etmektedir. Ve gerçek şu ki aslında insan, bir ‘bilinç’ ve onun ‘altı’ olan başka bir şeyden ibaret değildir. İnsanla ilgili gerçeğe baktığımızda, biri olayların, hallerin, duyguların, davranışların, kendimizin, gayrimizin farkında olmamızı sağlayan ‘bilincimiz’ ve diğeri de onun ‘dışı’nda kalan ve fakat bizi, yani varlığımızı etkileyen iki gerçekle karşılaşmaktayız. 

Zamanı Zamanında Yönetin!


Hayatınızın kontrolünün sizin elinizde olduğuna inanıyor musunuz? Zamanınızı dikkatli ve verimli kullandığınızı onu iyi yönettiğinizi düşünüyor musunuz?

Bilinçaltı Mesajlar Tutumlarımızı Etkiliyor


Bilinçaltı çoğumuzun bildiği ya da duyduğu bir kavram. Bu kavram bilincimizin farkında olmadığı ama davranışlarımızın yönlendirilmesinde önemli rol oynayan bir yapıyı belirtiyor. Bilinçaltının en önemli özelliği ise bilicimizin farkına varmadığı olayları, sesleri, resimleri kaydetmesi. Siz beş katlı bir binaya çıkarken merdivenleri saymıyorsunuz ama bilinçaltınızda bu sayı biliniyor ve kaydediliyor.

ŞUUR ALTI KİRLİĞİLİ


Girdi Neyse Çıktı Odur!

Eğitim, sanılanın aksine okulda değil ilk önce evde ve ailede başlar. Çocuğun, içinde bulunduğu çevreyi ve anne-babayı hemen her konuda model alması kaçınılmazdır.
Anne-baba ya da eğitimciler olarak, çocuklarımıza karşı kullandığımız kelimeler ve bunları söylerken kullandığımız ses tonumuz önem arz eder. Kelimeler çocukların zihinlerinde şekiller oluşturur, resimler çizer ve zihin de bu resimleri tamamlar.

HİPNOZLA BİLİNÇALTININ GÜCÜNÜ HİSSET!

 Tarih içerisinde birçok çalışma ve çalışmalar, yeterli saygıyı görmemiş ve daha ileriki yıllar içerisinde hem bu çalışmalar hem de bu çalışmaları yapan bilginler, gerekli saygı değerlerini üzerlerine çekmişlerdir.
        Bu çalışmalardan birisini yapan bilginlerden birisi de Braid’dir. Bu kişinin yapmış olduğu ve adına ileride hipnoz denilen ifadeler bütünü, o yıllarda gerekli saygıyı görmemiştir. O zaman dilimi içerisinde gerekli önemin verilmediği bu çalışma bütünü, daha ileriki yıllarda önemle ele alınmıştır.

Aile birlikteliğini sağlayan en önemli kaynak sevgidir. Sevginin önünde, emek ve yürek vardır. Yaşamı paylaşırken yapılan işlerin sonuçları sevgiye dönüşür. Evliliğe emek vermek ve daha kaliteli sevgiyi paylaşmak için tek yürek olmak önemlidir. Kişilerin birbirlerini algılaması, anlaması ve herkesin kendine has doğrularının olduğunu bilmesi önemlidir. Sevginin temelinde olması gereken saygıyla kişileri anlamaya çalışmalıdır. İnsanların birbirlerine ulaşabilmesi ve bütünleşebilmesi için kullanılan dil kalıpları da çok önemli bir unsurdur.

DAĞLARIN GÖRÜNMEYEN KISMI; BİLİNÇALTI


Dağlar bütün haşmetiyle gözlerimizin önündedir zannediyoruz ama aslında hepsinin çok küçük bir kısmı gerçekten gözlerimizin önündedir. Bir benzetme ile şekillerini düşünmeye çalışırsak, en güzeli onları çivilere benzetmek olacaktır. Yani tüm dağlarda yer seviyesinin üzerindeki bölümün çok daha fazlası yer altına doğru uzanır. Hatta bunun için ortalama olarak verilen değer; yaklaşık yukarı doğru uzanan kısmının 9-10 katı kadar yer altında olduğudur.

Bilinçaltı Farkındalıkla Daha Gerçek Bir Kariyer Mümkün…

Sevgili Dostlarım,

Yaşam yolculuğunuzun en çok zaman geçirdiğiniz bölümü olan kariyer yolculuğunuza kim yön veriyor, hiç düşündünüz mü bunu? Kimin yönettiği ve sizin onu tanıyıp tanımadığınız çok önemli. Farkında olmak kavramı her an her yerde yine karşımıza çıkıyor. Ancak farkında olduğunuzda bir şeyleri değiştirebilir veya geliştirebilirsiniz. Eminim her biriniz şu en parlak ve en genç çağlarınızda yaşamınızda ve kariyerinizde gelişmeye zaten istekli durumdasınızdır.

HİPNOTERAPİ


Hipnoz, bir veya daha fazla kişiyi, sözle, bakışla, telkin yoluyla geçici bir süre etkisi altına alma durumudur. Yapay bir uyku durumu olarak da kabul edilebilir. Aslında ortaya çıkan uyku durumu, kişinin dikkatini bir alan üzerinde yoğunlaştırarak bilinçaltının uyanık bir duruma getirmesini sağlar. Bu trans durumunda kişi başkasının etkisi altında düşüncelerine yön verir.

Hikmetli Hikayeler



Çizgiyi Uzatmak

Öğretmen sınıftaki zeki aynı zamanda kıskanç öğrenciye sordu:
“Niçin arkadaşlarını çekemiyor, onların yaptıklarını bozup kavga ediyorsun?”
Öğrenci: “Çünkü onların beni geçmelerini istemiyorum, en iyi ben olmalıyım” dedi.

En Tehlikeli Zehir


Bir zamanlar, yaşlı bir kabile şefi kendisinden sonra kabilenin başına geçecek şef adayının ne kadar bilge olduğunu anlamak istedi. Bunun için bir sınav yapacağını söyleyerek kendisine bir ziyafet hazırlamasını istedi ama bir yartı vardı. Birinci yemek, dünyanın en güzel lezzetli, ikinci yemek de en kötü ve tatsız yemeği olmalıydı.

Doktorun Pozitif Yaşam Reçetesi


Sabah sol gözümde bir ağrı ve biraz kanla uyandım. Öğleden sonra soluğu doktorda aldım. Dünya tatlısı bir doktor. İlk bakışta çözdü derdimi: “Direnç kaybına bağlı iltihaplanma...”

Doğum Tarihine Göre Kişiliğiniz


Doğum tarihimizde gezegenlerin ve yıldızların nasıl bir konuma sahip olduğu kişiliğimiz üzerinde ciddi etkiler meydana getirir. Ayın hareketleri ve evrendeki enerji dalgaları karakterimize yansır. Peki doğum tarihiniz kişiliğiniz hakkında ne söylüyor, merak ettiniz mi hiç?

DOĞU BİLGELERİNE GÖRE BAŞARI VE MUTLULUK


Başarı ve mutluluk, herkesin ortak hedefleri arasında yer almaktadır. Kimileri başarıyı içinden gelen güçle elde etmeye çalışırken, kimileri de etraflarına bakınarak ve çevrelerinde gördükleri başarılı kişileri model alarak yakalamaya çalışırlar. Model almak, başarıda önemli bir adımdır. Bu gün dünyanın pek çok yerinde azmi ve sabrıyla başarıya ulaşmış binlerce kişi mevcuttur. Onlar, başarılı olabilmek için pek çok yol denemişler ve uzun uğraşlar sonunda başarıyı yakalamışlardır.

Doğru Soruyu Sormayı Bilmek


İki arkadaş, hararetle tartışıyormuş. Konu, sigara içerken İncil okunup okunmayacağı imiş. Sonuç alamayınca Papa'ya sormaya karar vermişler. Papa'nın yanına gidip sırayla sorularını iletmişler.
Birinci olumsuz cevap alırken ikincisi İncil okurken sigara içmek konusunda izin almayı başarmış. Mesele sonradan aydınlanmış.

DOĞRU NEFES ALMA, TEMEL RAHATLAMA VE STRES YÖNETİMİ


Stres yaratan bir olay ya da durum karşısında bedenimizde fiziksel ve kimyasal birçok değişiklik oluyor; bir yandan stres hormonlarında aşırı bir artma olurken (adrenalin artışı gibi) bir yandan da kaslarımız geriliyor. Bedenimizdeki bu hormonal ve kassal değişikliklerin etkisiyle, soluğumuz hızlanıyor, kalbimiz hızlı çarpıyor, sindirim sistemimiz çalışmasını yavaşlatıyor; beynin salgıladığı kimyasallar olan seratonin, noradrenalin ve dopamin azalıyor. Uykumuzu veren seratonin, enerjimizi sağlayan noradrenalin, yaşam sevincini veren dopamin ve dopaminle birlikte, "doğal morfin" diye adlandırılan endorfin salgısında da azalma olunca, bedenimiz hastalıklara, acılara davetiye çıkarırken, yaşam sevincimizi ve enerjimizi de kaybediyoruz

Süper Güçlü Hafıza İçin Bebeğinizi Doğru Uyutun


Uykunun bebeğin zekâ gelişimini hızlandırdığı bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçek. Çünkü bebeklerin zihinleri uyurken de çalışıyor yani öğrenme süreçleri uyku sırasında kesintiye uğramıyor.

Yaşamı Sanata Çevirmek İçin Sağlıklı Beslenin!

Yoğun şehir ve iş temposu, uzun süren çalışma saatleri, kimi zaman uykusuzluk ve bahar döneminde bahar yorgunluğu, tabi çok daha fazlası… Günün temposuna artık yetişemediğinizi düşünüyorsanız beslenmenizle ilgili hata yapıyor olabilirsiniz.
Sağlıklı beslenme, sağlıklı, uzun ve keyifli bir yaşamın altın anahtarı… Bu anahtar ile zinde ve mutlu günlerin kapısını açmanız ve her yeni güne enerjik başlamanız mümkün. Ayrıca modern yaşamın getirdiği sağlık sorunları olan obezite, kalp-damar hastalıkları, şeker hastalığı ve hipertansiyon gibi hastalıklara yakalanma riskini azaltabilirsiniz. Boyunuza ve yaşınıza göre fazladan aldığınız her beş kilonun size zamanından önce bir doğum günü getirdiğini de unutmayın.
Sağlıklı beslenme, çoğunlukla uygulanması oldukça zor hatta çoğu zaman imkânsız ve pahalı bir uygulama olarak görülür. Sağlıklı beslenme, sanıldığı gibi sadece haşlanmış brokoli yemek veya gün boyunca aç kalarak fit kalmaya çalışmak demek değildir. Aksine keyif alarak bilinçli olarak beslenmektir.
Aşağıdaki tüyoları uygulayarak, beslenmenizi sağlıksız bir boyuttan çıkartarak sağlık ve enerji dolu bir hayata adım atabilir hatta sağlıklı beslenme sayesinde kariyer basamaklarını daha hızlı tırmanabilirsiniz.

Sağlıklı Beslenmenin Altın Tüyoları

Her güne su ile başlayın… Gece boyunca susuz kalan bedeninize özen gösterin ve uyandığınız gibi 1 bardak su için. Sanıldığının aksine sıcaklığı, limonlu, sirkeli olması önemli değil. Önemli olan, bir bardak suyu içerek sabah sizinle uyanan barsaklarınıza bir iyilik yapmak…

Uyandıktan sonra kahvaltı yapmayı unutmayın… Kahvaltı, güne iyi başlamanızın tek temel yoludur. Sadece kahvaltı yaparak, dikkat sürenizi 210 dakikaya kadar uzatmanız mümkün… Eğer evde kahvaltı yapmaya vakit bulamıyorsanız evden çıkmadan önce 1 bardak süt için veya 2 adet kepekli bisküvi tüketin… Ofise geldiğiniz gibi e-postalarınıza bakmadan önce kahvaltı edin. Kahvaltı olarak, börek veya poğaça tercih etmeyin. Simit ve az yağlı karper peynir veya kepekli tost iyi ofis kahvaltısı alternatifleridir.

Ara öğünle atıştırmak aynı kapıya çıkmaz… Ana öğünler arasında ara öğün tüketmek, kan şekerinizi dengede tutarak kendinizi zinde hissetmenizi sağlar ve bir sonraki öğünde hızlı ve çok yemenizi engeller. Yalnız ofiste farkında olmadan atıştırılan abur cuburlar ara öğün değildir. Şekersiz bitki çayı ile tüketilecek 1-2 kepekli bisküvi, 1 dilim ekmek ve 1 dilim peynir ya da 1 avuç kuruyemiş sağlıklı ara öğünlere örnek gösterilebilir.

Öğün atlamayın… İş yoğunluğu veya toplantılar bahaneniz olmasın, mutlaka öğle ve akşam yemeğini düzenli tüketin. Eğer yemek saatlerinde ofisten çıkma şansınız olmuyorsa; tavuklu/etli/peynirli salataların yanına tüketilecek 1-2 dilim tam buğday ekmeği ve 1 küçük kutu yoğurt ya da tavuklu veya ton balıklı kepekli bir sandviç ile tüketeceğiniz 1 bardak ayran öğünü kurtarmanıza yardımcı olabilir.

Çantanızda acil durum paketi olsun… Gün içerisinde ne zaman nerede olacağınız belli olmuyorsa veya bir anda karnınız acıkıyorsa, tatlı ve kalorili yiyeceklere istek duyma riskiniz artar. Bu nedenle çantanızda açlığınızı yatıştıracak damak zevkinize göre kepekli bisküvi, grisini, kuru kayısı, kutu süt, meyveli yoğurt gibi kolay taşınabilen yiyeceklere yer verin…

Sağlıklı Beslenmede Köşe Taşları

Az ve sık beslenmek; kan şekeri dengenizi korur ve karaciğerinizden salgılanacak kolesterol miktarını azaltır. Bu nedenle günde 4 saatten uzun süre aç kalmamaya çalışın.
30’lu yaşlardaysanız, kalp-damar sağlığınızı korumak için süt ve süt ürünlerini tam yağlı değil, yarım yağlı olarak tüketmeye başlayın. Ayrıca daha fazla kalsiyum alacaksınız.
Yağlı et çeşitlerinden ve et sulu yemeklerden uzak durun. Yağsız dana eti, derisiz tavuk ve hindi eti ve balıklar sağlıklı seçeneklerdir.
Tam buğday, çavdar veya yulaf ekmeği tercih edin. Ekmek yememek büyük bir hatadır. Öğünlerinizde en az 1 ince dilim ekmeğe yer vermelisiniz.
Sebzeler ve meyveler; sağlığımızın en büyük koruyucu melekleridir. Yeterli sebze ve meyve tüketimi; kansere yakalanma ve erken yaşlanma risklerini ortadan kaldırır ve barsak sağlığını korur. Günde 5–9 porsiyon sebze ve meyve tüketmeye çalışın. 1 adet meyveyi, 4 kaşık sebze yemeğini veya 1 küçük kâse salatayı birer porsiyon kabul edebilirsiniz.
Katı yağlardan mümkün olduğunca uzak durun ve sıvıyağlar arasında da denge sağlayın. Sanıldığının aksine sadece zeytinyağı kullanmak çok sağlıklı değildir. Yemeklerinizde ayçiçeği ve mısırözü yağı, salatalarınızda ise zeytinyağı tercih edebilirsiniz.
Beyaz şeker içeren besinler, kan şekeri düzeylerini olumsuz etkiler. Bu nedenle şeker tüketiminizi mümkün olduğunca azaltın. Gizli şeker içeren besinleri belirlemek için besin etiketlerini gözden geçirin.
Tatlılar arasında en sağlıklı olanların; sütlü ve meyveli tatlılar olduğunu unutmayın. Eğer kan şekeri sorununuz yoksa, haftada 1-2 kez sağlıklı tatlılardan tüketebilirsiniz.
Haftada 3 kez balık tüketmeye özen gösterin… Tükettiğiniz balığın vücudunuza faydalı olabilmesi için kızartma balık tüketmeyin. Son olarak, civa birikimine karşı önlem alabilmek için, balıkların derisini tamamen çıkartarak tüketin…

“Beslenme programınız parmak iziniz gibidir.”

Diyetisyen Gizem TUTAR
www.e-diyetisyen.com

Kaynak: www.gencgelisim.com