Beynin En Sevdiği Yol: Deneyimlemek


Hiç düşündük mü: “Beynimize heyecan veren, beynimizi gıdıklayan, beynimizi uçuran en etkili yol hangisidir?” diye…
“İnsan beyninin en büyük keşfi, deneyimlerinin üzerine gitmesidir” desek hiç de abartmış olmayız sevgili okurlar... Büyük ve insanlık için devasa devrimlere yol açan her tür keşif ve düşünce, cesaretle başarısız deneyimlerin üzerine gitmenin ürünüdür.

Aslında bir noktadan baktığımızda hiçbir sonuç ya da keşif, ulaşılmış son nokta değil. Zaten böyle olsa bilim diye bir şey olmazdı. Her yeni başlangıç bir önceki sonun üzerine kuruludur. Bilim denilen şey de böyle... Formüllerin değişip ya da eksik bulunarak anti tezlerinin üretildiği, bir zamanların harikulade olarak görülen düşüncelerinin çok üstünde düşüncelerin üretilmesiyle bizi yeni ve tutarlı sonuçlara götüren bir manevra alanıdır. Bu nedenle bize düşen, sonuca ulaşmak için deneyimlerin üzerine gitmekten korkmamak…
Başarısız olabileceğin ihtimalini hiç düşünmeden… Sonuç başarısızlık bile olsa bu neticeden de bir deneyim ve edim kazanabileceğini düşünerek, yılmadan yorulmadan sonuna kadar yürümek…
Tabii bu düşünce boyutunu elde edebilmenin en temel yolu, elde ettiğimiz her tür bilgi ya da sonuca pozitif değer verip onu işlevsel olarak tanımlayabilmek… Bu da ancak süper beynimizi bu perspektife odaklamakla olur. Olumsuzlukların da olumlular kadar değerli olduğuna inanmamız gerekir. Çünkü amaç tutarlılık ve pozitiflik ise bunu ancak negatiflerin karşısında ispatlarız.
Unutmamalı ki her başarısız ya da eksik sonuç, bizi tutarlı sonuca götürecek bilgileri içerir…  Bu nedenle beynimizi, var olandan sonuçlar çıkarmaya yöneltelim… Bu beynimizi uçuran en özel yoldur.
Süper beyinler dileğimizle…


Not: e kitabınızı www.gencgelisim.com adresimizden indirebilirsiniz.
Kaynak: www.gencgelisim.com