EDİSON DA BİR ZAMANLAR ÖĞRENCİYDİ


20. yy’ın ikinci yarısında bilim çevrelerince, insanların tekli zekâ yapısından oluşmadığı, aslında çoklu zekâ modelinden oluştuğu ifade edilmiştir. Edison’un bizden farkı, çoklu zekâsını birbiriyle örüntülü bir şekilde birleştirmesindeydi…

Yerçekimi ile ilgili çalışmalar yapmış olan Newton, aslında var olan ifadenin matematiksel veriler düzleminde karşılığını bulmuştur. Yoksa yer çekimi her zaman vardı, kuvvet her zaman vardı; ancak nicel ifadedeki karşılığını bu bilgin getirmiştir.
Yansıma prensiplerini bilen Edison, çocukluk yaşlarında annesinin geçirmiş olduğu hastalık için çok üzülmüş ve fizikte var olan prensipleri kullanarak, aynaları karşılıklı olarak koymuş ve ortada duran mumun ışığının yansımasını ve böylece büyük bir ışık kaynağının eldesini gerçekleştirmiştir. Bu şekilde elde edilen ışıklı ortamda doktor, Edison’un annesini muayene etmiş ve tedaviyi gerçekleştirmiştir.
Edison bizden üstün müydü? ( Ara Başlık)
Bu soruya pek çoğunuz muhtemelen “evet” cevabını verecektir. Ama belki de Edison’dan daha zeki olanlar aramızda dolaşıyor ama onun gibi adları duyulmuyor. Belki de Edison sadece aklını iyi kullanıyordu. “Ne dersiniz?”
İyisiyle kötüsüyle, Edison da öğrencilik yapmıştır ve daha ileriki yıllarda birçok çalışma yapmıştır. 20. yy’ın ikinci yarısında, insanların tekli zekâdan oluşmadığı, aslında çoklu zekâ modelinden oluştuğu ifade edilmiştir. Ne oldu? Daha önceleri insanlar sadece IQ ile düşünüyorlardı da sonradan çoklu zekâları ile mi düşündüler? Tabi ki hayır… Nasıl ki yer çekimi hep olduysa, kuvvet kuralları hep olduysa, insanda bulunan çoklu zekâ da hep vardı, sadece bu ifade edilmiş oldu.
Edison’un bizden farkı, çoklu zekâsını birbiriyle örüntü kurabilecek şekilde birleştirmeyi başarmasındaydı. Bu tarz düşünmeye de muhtemelen öğrencilik yıllarında başladı. Edison, zekâsını sadece öğrenme anında değil, hayatın tüm ifadesinde yaşamasını bildi. Bu da onun birçok buluşu yapmasını sağladı.


Edison’un 1. dakikadaki düşüncesi Fizik bilimi, bölüm 14
Kimya bilimi, bölüm 23
Biyoloji bilimi, bölüm 12
Astronomi bilimi, bölüm16
Tablo2  
 Edison, bizler gibi tekli bir zekâ şeklini belli oranda geliştirmiş olsaydı, Tablo1’deki gibi düşünecekti.

Edison’un 1. dakikadaki düşüncesi Fizik bilimi, bölüm 26
Edison’un 2. dakikadaki düşüncesi Kimya bilimi, bölüm 12
Edison’un 3. dakikadaki düşüncesi Biyoloji bilimi, bölüm 23
Edison’un 4. dakikadaki düşüncesi Astronomi bilimi, bölüm 5
                                    Tablo1                          
                                                                                                           
O zaman da Edison’un geliştirdiği çalışmalar, gerçekleştirilmesi zor, hatta imkânsız olacaktı.. Ancak ortaya ürün konulan tüm çalışmalar bir sentezin, hem de çoklu bir sentezin sonucunda oluşturulmaktadır. İşte maalesef bizler Tablo1’deki gibi düşünüyoruz; bu nedenden dolayı da ürün ortaya koyamıyoruz.Ama Edison, çoklu zekâsının tüm fonksiyonlarını belli oranda kullanmayı başarmış ve bunu hayatının tümünde ortaya koymuştur. Ve böylece Dünya’nın tanıdığı bir mucit olmuştur. İşte, Edison, hayatına tatbik ettiği modelleme sonucunda Tablo2’deki gibi düşünmeyi başarmıştır.

İşte sizler de öğrencilik yıllarından itibaren, sizde var olan çoklu zekâyı çok yönlü olarak kullanırsanız ve bunu hayatınıza intibak ettirirseniz başarılı olursunuz. Aranızda nice Edison’lar, Einstein’lar dolaşmakta… Önemli olan kendinize inanmanızdır.

Lütfi ŞAHİN
info@lutfisahininsitesi.com

Kaynak: www.gencgelisim.com