Uyumun ilk ayağı, bedenle uyumdur. Sonra da zihnen
ve kalben uyum kurmak gelir. İlgi çekici, güzel bir konferansı izlediğinizde,
gözünüze ilk çarpan, bir grup insanın aynı şekilde oturduğu, kollarını ve
bacaklarını aynı şekilde kavuşturduklarıdır. Başları bile aynı yöne düşmüştür.
Nefes alış-verişlerinin aynı tempoda olduğunu görebilirsiniz. Bu, bilinçaltı
düzeyde gerçekleşen işleme “ayak uydurma” denir. Ayak uydurma, kişinin dünyaya
bakış tarzına katılmak, kişiyi onaylamak, ona saygı göstermek ve onu kabul
etmektir.
Onaylamadığınız kişiyi karşınıza alırsanız,
düzeltmeye çalışırsanız, bu, kişinin bilinçaltı tarafından bir saldırı olarak
alınır. Size fiziksel olarak saldıran birine karşı kayıtsız kalabilir misiniz?
İletişimde de size uyum sağlamayan, ayak uydurmayan kişi saldırıyor demektir ve
kayıtsız kalamazsınız.
Aynı Dili
Konuşup Aynı Ruhu Paylaşmak
Karşınızdaki kişinin görüşünü paylaşmasanız bile
ona saygı gösterip kendi tarafınıza çekebilmek, onu kaybetmemek ve onu
kazanabilmek için önce izleyip, bedensel ritmini yakalayıp, aynı dili konuşup,
aynı ruh halini paylaşabilmelisiniz. Bu güçlü uyumdan sonra, yönlendirme
başlayacaktır.
Tekrar o konferans anını düşünün. İzleyicilerden
biri ayaklarının şeklini, kollarının duruşunu ve bedeninin yönünü değiştirir.
Kısa bir süre sonra, farkında dahi olmadan tek tek gruptakiler aynı
pozisyonları alırlar. İşte bu, yönlendirmedir.
Yönlendirmeyi başardığınız kişileri kazanabilir
ve onlarda fark yaratabilirsiniz. Doğrudan eleştirdiğinizde ya da haklılık
tartışmasına girdiğinizde elde edeceğiniz tek şey, size karşı savunmaya geçmiş
bir kişi olacaktır. Oysa uyum kurarak yönlendirme anını yakaladığınızda,
karşınızdaki kişiye fikirlerinizi ve düşüncelerinizi kabul ettirebilir,
anlamasını sağlayabilirsiniz. Birçok politikacının, başarılı iş adamlarının
bulundukları noktaya gelmelerini sağlayan temel stratejilerinden biri budur.
İnsanlarla uyum sağlayarak, yönlendirme yaparak istedikleri sonucu elde etmeyi
“tereyağından kıl çeker” gibi kolaylıkla başarırlar. İnsanları karşımıza almaya
değil, onlara liderlik etmeye ihtiyacımız vardır. Bunu da ayak uydurarak
sağlayabiliriz. Daha sonra da kişiye istediğimiz düşünceye göre davranabilmesi
için önderlik eder, yol gösteririz.
KUTU
Anlaşamadığınız
Kişiyle Uyum Sağlama Meditasyonu
Zaman
zaman iletişim sorunu yaşadığınız birini düşünün. Bir türlü
anlamadığınızı ya da sizi anlamasını arzu ettiğiniz birini seçin.
Gözlerinizi
kapatıp rahatlayın ve o kişiyi karşınızda görün. Zihninizde o kişinin
yüzü size dönük, tam karşınızda durduğunu hayal edin. Bu canlandırmada mümkün
olduğunca ayrıntıya girin. Ne giymiş, giysileri ne renk, saçları nasıl?
Onun
bedeniyle sizin bedeniniz arasında bir bağ görün ve hissedin. Bu bağın, rengiyle,
şekliyle sizde güzel ve olumlu duygular uyandıran nitelikte olmasına özen
gösterin. Bağı detaylı bir şekilde tanımlayın. Arzu ederseniz fona çok
sevdiğiniz bir müzik de ekleyebilirsiniz.
Bu bağı
güçlendirin.
Bu bağın rengini daha da parlaklaştırarak ya da bağı kalınlaştırarak, etkisini
ve gücünü arttırın. Fondaki müziğin sesini yükseltin.
Geleceğe
uyarlayın.
Bugünden sonra o kişi ile bir araya geldiğinizde, kurmuş olduğunuz bağın
gücüyle ona karşı daha anlayışlı ve sabırlı olduğunuzu kurgulayın. Gelecekte
ona karşı tavırlarınızın değiştiğini, daha uyumlu olduğunuzu görün ve hissedin.
Gözlerinizi
açın ve rahatlayın.
Bu çalışma o kişiye karşı uyumu yakalayabilmeniz için ihtiyacınız olan
kaynaklara (sabır, önyargısızlık, kabullenme…) ulaşmanızı sağlayacak ve sizi
zihinsel düzeyde uyuma hazırlayacaktır.
Bülent
Şenyürek
Kaynak: www.gencgelisim.com