“Gideceğimiz yeri bilmiyorsak,
vardığımız yerin önemi yoktur”
Bütün büyük
başarıların ilk adımı, ne istediğimize kesin olarak karar vermek ve kendimizi
tüm kalbimizle buna adamamızla başlar. Büyük başarılar kazanmış ve amaçlarına
ulaşmış kişilerin ortak bir özellikleri vardır:
Ne istediklerini kesin ve net
olarak bilirler.Zihinlerinde, hayatlarında olmasını istedikleri şeyler ve
ulaşmak istedikleri başarılar gerçek olduğunda bunun neye benzeyeceği ile
ilgili net fotoğrafları vardır.
Anthony Robbins,
başarıyı dört maddede özetler:
1) Kesinlikle
başarmak istediğiniz şeyin ne olduğuna açık seçik karar vermişseniz,
2) Büyük çapta
eyleme geçmeye istekliyseniz,
3) Nelerin iyi
sonuç getirip nelerin getirmediğine dikkat ediyorsanız
4) İstediğinizi elde edinceye kadar,
hayatın belli anlarda karşınıza çıkardıklarını hemen kullanarak, yaklaşımınızı
değiştirmeyi sürdürüyorsanız, o zaman elde edemeyeceğiniz hiçbir şey yok
demektir.[1]
İnsanlar ne
istemediklerini biliyor ama ne istediklerini tam olarak bilemiyor.”Mutsuz olmak
istemiyorum” diyor ama mutlu olabilmek için neler yapması gerektiğini tam
olarak ifade edemiyor. Neyi ne kadar istediğimizi belirleyemezsek, beynimiz de
ne kadar çalışacağını belirleyemeyecek ve eşyanın tabiatı da kararsızlığımıza
karşı kararsız davranacaktır.The Secret’in yazarı Rhonda Byrne : ” Ne
istediğinize karar vermeli,fakat istekleriniz konusunda son derece net
olmalısınız. Başarmak size kalmış;çünkü yeterince net olmadığınız takdirde
çekim yasası size istediğinizi veremez.Böyle bir durumda karışık frekanslar
yollayacağınız için alacağınız sonuç ta karışık olacaktır.”, diyor.
İstediğimizin ne olduğunu tespit edip, sürekli
ve candan isteyebilirsek ve istediğimiz şeyi aramaya devam edersek muhteşem
keşifler yapmaya adayız demektir. Ancak neyi, nerede ve nasıl arayacağımızı da
iyi tespit etmemiz gerekiyor. Hz. Mevlana, bizi bu konuda şöyle uyarıyor:”Bir
şeyi bulunmadığı yerde aramak, aramamak demektir.”
Bizi gözyaşlarımıza boğan isteklerimiz,
boynumuzun büküklüğü ve göklere açılmış ellerimizle dilimizin ve gönlümüzün
içten niyazı dağları bile dize getirebilir. Yeter ki istememizde samimi olalım
ve ulaşmak istediklerimizin hakkını verelim.
İstemek sadece
bir hayalden ibaret olmamalı… İnanç ve iman şiddetinde bir istemeden
bahsediyoruz. Sürekli başarmak istiyorsak sürekli ve ısrarla istememiz
gerekiyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder