Hindistan’ın İngiliz
Koloniyalizminden Gandi tarafından kurtarıldığına inananlara araştırmaları için
birkaç soru yöneltelim:
- Yirminci yüzyılın ilk yarısında İngiltere’nin ne gibi iç sorunları vardı?
- İnişe girmiş bir imparatorluğunu Hindistan’daki lojistik durumu neydi?
- Gandhi’den başka muhalifler ve örgütler nelerdi?
- Hindistan’da İngilizlere karşı şiddet kullanan ulusalcı Hinduların gücü azalıyor muydu artıyor muydu?
- İngiltere’de önemli politik sorunlar yaşayan ve lojistik yönden sıkışan İngiltere beş on yıl sonrasında Hindistan’da İngiliz hükümetine ve askeri varlığına karşı şiddet kullanan kitlesel isyanlarının ulaşabileceği boyutu düşünmedi mi?
Tüm bu soruların benzerini başka
mücadeleler için de sorabilirsin. Örneğin:
- Nation of Islam, Malcom X, Black Panther gibi şiddet kullanan ve Amerikan şehirlerinde büyük isyanlar çıkarıp işyerlerini ateşe veren gruplar varken Amerikalılar Martin Luther King gibi sevgi ve barış şarkıları söyleyen bir muhalifi niye tercih etmesin?
Malcom gibi uzlaşma taraflısı
olmayanları terörist olarak damgalamak, King’e birkaç noktada taviz vererek
uzlaşma yapmak ve oligarşinin hegemonyasını ve ekonomik sistemi radikal bir
değişimden geçirmeden devam ettirmek, bu arada zulmüne karşı çıkanların ahlaki
üstünlüğüne bir bakıma ortak olmak ve zafer ile çıkmak imkanlarına sahip oldu…
Şiddete başvuran muhaliflerin isyanı ve azgın çoğunluğa verdikleri maddi ve manevi
zarar ivme kazanmasaydı King ölünceye kadar barış şarkıları söyleseydi hiçbir
şey değişmeyecekti.
Benzeri koşullar ve alternatifler
Güney Afrika’da da söz konusu idi. Güçleriyle sarhoş olmuş çoğunluklar birden
bire erdemli bir çoğunluk haline dönüşmüyor. Yaptıkları zulmün ekonomik,
politik, sosyolojik yan etkileri kendilerini değişmeye zorluyor.
Düşün, araştır, incele…
Yarım yamalak sloganlar tekrarlamak
mazlum azınlıklara bir yol göstermez. Zira Gandi yetmedi, yetmeyecek. Bir
milyon Gandi de yetmez. Zira King yetmedi, yetmeyecek. Bir milyon King de
yetmez. Zira, Mandela yetmedi, yetmeyecek. Bir milyon Mandela da yetmez.
Şiirlerde, romanlarda ve filmlerde romantize edilen birçok hikaye reel dünyada
yer alamaz.
Firavunlaşan, zalim çoğunluk ve
liderleri, adalet ve barış için şarkı söyleyen mazlumlardan dolayı zulümlerine
son vermezler. Yaptıkları zulmün bedelini ödemeleri gerekir… Biraz acı
duymaları ve kendilerini değiştirmedikleri zaman daha büyük kayıplar
yaşayacaklarını kafalarına zonk etmeli.
Maalesef, güç ve şiddet üzerine
kurulu zulümlerine karşı çıkan elleri kanlı şiddet unsurlar olmadan emperyalist
İngiltere’nin bir Gandi ile, ırkçı Amerikalıların bir King ile, ve ayırımcı
Güney Afrika beyazlarının bir Mandela ile yola geldiğine inanmak o liderleri birer
Süperman veya Spiderman gibi hayal etmektir. Veya zalimleri de olduklarından
çok iyi niyetli insanlar olarak düşünmektir.
Bağlamından kopuk Gandi, King,
Mandelar hikayelerine inananlar zulümden kurtulmaz.
Kaynak: www.19.org / Edip Yüksel
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder