Pazartesi
sendromunda mısınız? Uykunuzu alamadınız ve gününüz kötü mü başladı? Patronunuzla
kavga mı ettiniz? Canınızı sıkacak bir haber mi aldınız? O zaman bunları yapın
ve gününüze keyif katın:
1: Fıkra okuyun,
paylaşın:
Hepimizi
gülümsetecek bir fıkra mutlaka vardır. Canınız sıkkın iken, hemen bir fıkra
kitabını ya da bir web sitesini açın ve başlayın okumaya… En çok güldüğünüz
fıkrayı da arkadaşlarınızla paylaşmayı unutmayın. Tebessüm dolu geri dönüşler
alınca keyfiniz mutlaka geri gelecektir.
2: Çiçek alın ama kendinize:
Mutlaka
hepimiz, hayatımızda bir kez olsa bile çiçek almışızdır. Ama tüm çiçekleri
başkaları için alırız. Ya yeni doğmuş, ya hasta ya da sevdiğimize hoş bir sürpriz
için... Peki, hiç kendinize çiçek aldınız mı? İşte bu gün bunu yapın. En
sevdiğiniz çiçek ile mutlu edin kendinizi. Sonra da çiçeği çaycınıza, bakkalınıza,
güvenlik görevlisine vermeye ne dersiniz? Yüzlerindeki şaşkınlık ve şükran
ifadesi tadından yenmez, söylemiş olayım.
3: Su savaşları başlatın:
Suyun
bedenimizdeki gerilimi yok ettiği bir gerçek. Hemen kahve bardağınızı ağzına
kadar doldurun. Bulacağınız bir pipetle de iş arkadaşlarınıza su savaşı açın.
Yıldız savaşları kadar eğlenceli olacağına bahse varım. Tabi işin ucunda biraz
ıslanmak da var.
4: Resim çizin:
Resim
dersleriniz berbat geçmiş olabilir. Çok kötü resim de çiziyor olabilirsiniz.
Hiç mühim değil. Çizebileceğiniz en kötü resmi çizin ve sonra en büyük şekilde
çıktısını alın ve duvarınıza asın. Mümkünse basit bir çerçevede yaptırabilirsiniz.
Asıl eğlence, gelip geçerken “kim çizmiş
bu resmi?” diyenlere Picasso demek.
5: Yardımcı dilencilik yapın:
Malum, artık
her köşede bir dilenci var. Dilencilik çok kanıksanmış olsa da dilenci
yardımcılığı henüz bilinen bir meslek değil. “O da nasıl oluyor?” derseniz hemen anlatıyorum: Bir dilencinin yanı
başında durup: “Allah rızası için dilenci
beye bir sadaka!” diyorsunuz. Garip
garip bakanlara da açıklamayı ihmal etmeyin lütfen: “Efendim ben dilenci beyin yardımcısıyım.”
6: Parka gidip oynayın:
Hep çoluk
çocuk oynayacak değil ya, bazen parklar bizim olmalı. Hemen kaçın bulunduğunuz
yerden, doğru bir oyun parkına. Salıncağa binin, kaydıraktan kayın, sonra da
bir gazoz açın tadını çıkarın. Dünya park
olsun sana, gönlünce oyna!
7: Komik bir video seyredin:
Bazen en
sıkıntılı zamanlarda 10 dakika komik video seyretmenin yerini hiç bir şey
tutmaz. Komedyenlerin videoları, kamera şakaları, komik videolarla bir coşun,
bir gülün, bir kahkaha atın. Bakın keyfiniz nasıl da “şıp” diye yerine gelecek.
8: Uçak mesajı yolla:
Herhalde kâğıttan
uçak yapmayı bilmeyenimiz yok. Bilmeyen için internette bir sürü anlatımlı site
var. Zaten çok kolay... Hemen işe koyulalım, zira gönderilecek birçok mesajımız
var. Uçakları yaptıktan sonra etrafımızdaki arkadaşlara doğru uçurmaya
başlayabiliriz. Tabi ki üzerine mesajlar yazarak: “Bu gün harikasın.” , “Elbisene bayıldım.” , “Hadi bana kahve ısmarla.”.
Tabi bunu pencereden gelip geçen kalabalığın üzerinde de deneyebilirsin.
Sonuçlar kesinlikle harika...
9: Eski bir dostu tadın:
Bu da nasıl
olacak dersen, merak etme “arkadaşlarını
ye” demiyorum. Eskiden sevdiğin çikolata, şeker ya da atıştırmalık bir şeyler
mutlaka vardır. Hele çocukluktan kalan tadlara doyum olmaz. İşte onlardan
birini bulmak için fırlayın bakkala, markete, sonra da oturup bir köşeye eski
dostunuzla bol bol hasret giderin. Güzel anıları yad edin birlikte.
10: Evrene bir gülücük borç ver:
Ne kadar
gülümsersen o kadar da sana gülümsenir. Bunu unutma! O yüzden canın sıkkın da
olsa şimdi evrene bol bol borç ver, gülümse, gülümse. Bir gün karşına güzel bir
çocuğun, candan bir dostun, sevgi dolu bir sevenin tebessümü olarak mutlaka
çıkacaktır bu gülümsemelerin. Ne duruyorsun?
Adem Özbay
ademozbaya@gmail.com
www.ademozbay.com
www.facebook.com/ademozbay.fan
www.twitter.com/ademozbay
www.sensizkelimelersozlugu.blogspot.com
www.ademozbay.com
www.facebook.com/ademozbay.fan
www.twitter.com/ademozbay
www.sensizkelimelersozlugu.blogspot.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder