Beyninizin Kabuğunu Kırın!



Türkiye'nin en iyi Bireysel Gelişim / Bilinçaltı - Hafıza ve Zekâ Geliştirme / Eğitim Dergisi SÜPER BEYİN Ocak sayısı çıktı. Yeni bir yıl, yeni bir heyecan demek… 2013 yılında sizi heyecanlandırıp hayatınıza anlam katacak, beyninizi daha etkin ve verimli kullanarak yaşam maratonunuza katacağınız birçok pratik yöntemler bulmanıza yardımcı olacak çok özel bir sayı okuyacaksınız.
Tek kelimeyle süper bir beynimiz var. O süper beyinle neler yapabileceğimizin ise sınırı yok.
Ama tabii ki her şeyin de bir yolu yöntemi var. Süper Beyin Dergisi size pırıl pırıl bir beyin ve gün geçtikçe kapasitesi artan bir zekâ âlemi sunuyor.
Gardner’in Çoklu Zekâ teorisine göre hangi mesleğe daha yatkınsınız testi, Ocak ayında Süper Beyin Dergisi’nde…
Ayrıca Süper Beyin’in dergi hediyesi de var. Bu da bitmedi. Süper Beyin alan herkese bir de e-kitap hediye…
SÜPER BEYİN, beyninizin kapasitesini % 100 arttırma garantisi ile... SÜPER BEYİN Ocak sayısıyla tüm bayilerde…
Beyninizin Kabuğunu Kırın!

Ocak 2013 - 30. Sayı Süper Beyin’den…

Beyin, düşünce ve sonuç ilişkisini neye göre kurar?
Aslında burada kimya işin içine girer. Siz düşünmeye başlayınca beyin, vücudunuzu, düşündüğünüz şeye göre hazırlamak için nöropeptitler üretmeye başlar. Bu nöropeptitler, vücudumuzu düşündüğümüz şeye göre hazırlayacak kimyasal bir emirler listesidir. Yani beyin düşünmeye başladığı zaman, bu emri uygulayacak olan organlarımızın anlayacağı şekle, diğer deyişle kimyasal reaksiyonlara ve nörolojik sinyalizasyona tercüme eder. Bu olay, bilincimizin dışında, bilinçaltımız tarafından organize edilir. Siz, şimdi bu yazıyı okurken bile bilinciniz yazıya odaklı iken, bilinçaltınız nefes alışınızı, midenizdeki sindirim sitemini, dolaşım ve kan sirkülâsyonunu, kısaca sizi var edecek ve hayatta tutacak her şeyi sizden habersiz, sessiz sedasız halleder. Çünkü Tanrı’nın ona verdiği, bunlar için tasarlanmış, müthiş bir otomasyon ve kullanım kılavuzu vardır. Düşünmek, bilincinizin ürettiği ama farklı bir dilde yazılan bir dilekçe gibidir. Beyin, bu dilekçeyi tercüme eder ve vücudumuzun anlayabileceği elektrokimyasal işlemler bütününe uyarlar.

Enerjini Boşa Harcama!
Ocak ayının 2. haftası, ülkemizde “ Enerji Tasarrufu Haftası” olarak belirlenmiştir. Bu haftanın anlam ve önemi, özellikle son 100 yılda oldukça öne çıkmaktadır. Enerji santralleri artmıştır; fakat enerji tüketen birçok araç, makine ve tesis geliştirmiştir insanoğlu… Büyük zahmetlerle insanlığa sunulan enerjiyi, çok pratik ve kolay yollarla daha tasarruflu bir şekilde kullanarak hem milli ekonomiye ve hem de kendi bütçemize önemli katkılar sağlamak mümkün.
Her evde üç akkor flamanlı lamba, kompakt flüoresan lamba ile değiştirilmiş olsa:
1.                  Aydınlatma konforu değişmez, ekonomik açıdan 4 ayda kâra geçilir
2.                  Altı ağaç dikilmiş gibi olur,
3.                  Dışa bağımlılık azaltılmış olur.
4.                  İki Keban Barajı büyüklüğünde yeni bir santral yatırımı ortadan kalkar.

Buzdolapları en çok enerji harcayan ev aletlerimiz...
Enerji verimliliği “A” sınıfı olan bir buzdolabı “D” sınıfı bir buzdolabına göre %45, “G” sınıfı bir buzdolabına göre ise %56 daha az enerji harcar. Sürekli çalışan tek alet olan buzdolaplarının enerji harcama değerleri hesap edildiğinde tasarruflu ürünleri tercih ederek buzdolabı için harcadığımız enerjiyi %60 azaltabiliriz.

Bilgileri Bellekte Tutmanın Prensipleri
İnsanların birçoğu, bellek gücü olarak sahip olduğu yeteneğin %10’undan fazlasını kullanamaz. %90'ını, bir şeyi bellekte tutmakla ilgili doğal yasalara uymayarak harcar. Anımsamanın doğal yasaları, bellekte tutulacak şeyler hakkında iyi düşünceler almak, bellekte tutulacak şeyleri birbirlerine bağlamaktır.
A) Görsel ve işitsel özelliklerinizi kullanın:
Her şeyden fazla, gözle edindiğiniz bilgilere önem verin. Çünkü gözün aldığı şeyler bellekte yer eder. Göz ile beyin arasındaki sinirler, kulakla beyin arasındaki sinirlerden yirmi kere büyüktür.
B) Tekrar yapın:
  1. Bir şeyi belleğimizde tutmak için bir kenara çekilerek onu yineleyip durmayın. Onu bir-iki kez yineledikten sonra bırakın, sonra başka bir zaman ona bir kere daha dönün. Aralıklı yinelemeler, zaman harcamaya meydan vermeden, bir çırpıda ezberlemek için harcanacak zamanın yarısında, istenen şeyi ezberlemeye yardım eder.
  2. Bir şeyi belleğinize koyduktan sonra, bu olayı izleyen 8 saat içinde olduğu gibi 30 gün sonra da onu unuturuz. Onun için, konuşmamızı yapmadan birkaç dakika önce de notlarınızı birkaç kere gözden geçirin.
C) Bellekte tutulacak şeyleri birbirlerine bağlayın:
Bir şeyi anımsamak için, onu başka bir olayla bağlamak, işimizi kolaylaştırır. Profesör James der ki: “Zihne gelen her şey, kesinlikle, orada bulunan bir şeye kendini bağlar. Deneyimleri üzerinde çok düşünen insan, bunların birbirleri arasındaki ilişkileri kolayca bulur ve böylece en iyi bellek sahiplerinden biri olur.”


Kadınların Güzellik Sırrı: Argan Yağı
Yüzyıllar boyunca kullanılagelen, kadınların güzellik sırrı Argan yağını biliyor muydunuz? Faslı kadınlar, asırlardır güzellik ve bakım materyali olarak kullandıkları bu yağa, “Sıvı Altın” demektedirler. Dünyaca ünlü ve güzel kadınların kullandığı bir güzellik formülü olan Argan Yağı, saça ve cilde olan faydaları sayesinde nesillerdir kullanılmaktadır. E Vitamini, Omega 6, Omega 9, felurik asit ve steroller bakımından oldukça zengin bir yapıya sahip Argan Yağı, ayrıca güçlü antioksidanlar içermektedir. Cildi besleyici ve tedavi edici özellikleri vardır.



İş İngilizcesi Nasıl Öğrenilir?
Öncelikle altını çizmeliyiz ki, dil olarak İngilizce tektir. İş İngilizcesi kavramı, terim olarak yerleşmiş ve yaygın olarak kullanılıyor olsa da “İş için İngilizce” terimi daha doğru bir ifadedir. Hatta en doğrusu, çalışanların, yöneticilerin “kendi özel iş alanları, pozisyonları, iş tanımları için İngilizce” ifadesidir. Bu nedenle iş hayatında kullanılan İngilizce, sektöre göre ve kullanıcılar açısından da gerekli olan İngilizce iletişim becerilerine göre değişebilmektedir. Sonuç olarak, iş hayatında kullanılan İngilizce ile günlük İngilizce arasında dil yapısı, öğeleri, vs. açısından fark yoktur. Sadece iş için İngilizce alanında, bu alana özel ve daha gelişmiş dil becerileri devreye girmektedir. Dolayısıyla ideal durumda öncelikle kullanıcıların ‘Genel İngilizce’ seviyelerini yeterli düzeye getirmiş olmaları ve sonrasında iş için İngilizce becerilerini geliştirmeye, profesyonel düzeye taşımaları gerekmektedir. Bu daha doğru bir yaklaşım olacaktır.


Kur’an’dan Kişisel Gelişim İlkeleri
Bizzat Kur’an’daki ayetlerden karşılaştırmak isteyenler için baştaki rakam, sûre numarası, sonraki rakam ise ayet numarasıdır. Yani 3:83 demek, 3. Sure 83.cü ayet demektir. Elinizde bulunan Türkçe Kur’an çevirilerinden ya da internetteki Kur’an sitelerinden bu ayetlere kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Şimdi gelin, bu ilkelere bir bakalım:
• Doğa ile uyumlu evrensel ilkeler sistemidir. (3:83; 33:30; 35:43)
• Yalnızca öznel deneyimler değil nesnel kanıtları da ister. (3:86; 2:111; 21:24; 74:30)
• Bir savın doğruluğunu kabul etmek için kalabalıklara veya duygulara değil, aklın ölçüsüne başvurmamızı bekler. (17:36; 4:174; 8:42; 10:100; 11:17; 74:30–31)
• Bilgi, eğitim ve öğrenime önem verir. (35:28; 4:162; 9:122; 22:54; 27:40; 29:44,49)
• İnsanın yeryüzündeki yaratılışını bilimsel olarak araştırmamızı öğütler. (29:20)
• Allah ile insanın arasına din adamlarının ve şefaatçilerin girmesini reddeder. (2:48; 9:31-34)
• Dinden çıkar sağlamayı yasaklar. (9:34; 2:41,79,174; 5:44; 9:9)
• Bireyin özgür ve sorumlu davranmasını ve yetkisiz yetkililere boyun eğmemesini savunur. (6:164)
•  Her türlü inanç ve düşüncenin özgürce açıklanabilmesini savunur. (2:256; 18:29; 10:99; 88:21-22)
•   Kamu işlerinde yöneticilerin seçilmesini ve toplu danışmayı gerekli görür. (42:38; 5:12)

Biyoenerji, Eğitimde Nasıl Kullanılabilir?
Nöroloji ve Psikoloji biliminin bulguları, bireyin kendini zihinsel yenileme için kullandığı evrenin, beynin açığa çıkardığı enerji türü ile ilişkili olduğuna ve bunun 7–12 Hz frekans aralığına denk geldiğini (alfa evresi) ortaya koymuştur. Bilimsel olarak da beynimizde enerji frekansı olduğu tespit edilmiştir.
Biyoenerji, eğitimde öğrenmeye destek olarak kullanılabilir. Öncelikle öğrenmeye ilişkin sorunlar ortadan kaldırıldığında, başarı daha yüksek olacaktır. Biyoenerji yöntemiyle, özellikle aşağıdaki sorunları eğitim sürecinde rahatlıkla çözmek mümkün:

1.Odaklanma Sorunu
2.Olumsuz Düşünme
3.Psikolojik Sorunlar
4.Bilinçaltını Yanlış Kodlamak

Biyoenerji yöntemiyle, enerji dalgası düzeltilen kişi olumsuz düşünemez olur. Kafasındaki karışıklıklar açılıp daha net ve olumsuzluktan uzak bir düşünce yapısına sahip olur.


BASIN BÜLTENİ (SÜPER BEYİN DERGİSİ)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder