Hazreti Mevlana,
yüzyıllar öncesinde doğmuş ve yaşamış olsa da, gerek tevazu dolu kişiliği,
gerekse derin bilgi, görgü ve tecrübesiyle insana dair oluşturduğu felsefe ile
yüzyıllar sonra dahi yolumuza ışık tutan değerli bir tasavvufçudur.
Hayat
hakkında önemli mesajlar vererek, yaşadığı sürece insanları doğruluğa,
güzelliğe ve tek bir yürek olmaya çağırmış, yaşama
veda ettikten sonra da bıraktığı
eserleri ile doğruyu bulmamız için bize ışık tutmaya devam etmiştir. Kendinizi yorgun, mutsuz ve yetersiz
hissettiğiniz zamanlar önerim, Mevlana Felsefesi’ni okumanız olacaktır. Ardında bıraktığı eserler dikkatlice
gözden geçirilecek olunduğunda, insan
üzerinde rahatlatıcı bir terapi gibi iz bırakır, düşündürür ve manen
güçlendirir.
Kendinizi
yorgun, bıkmış ve ruhen doyumsuz mu hissediyorsunuz? O halde bu satırlar tam
size göre... Gelin, şimdi Mevlana ummanına dalalım ve sevginin, dostluğun,
doğruluğun ve güzelliğin izini hep beraber sürelim.
Sevgide Güneş Gibi Ol:
Siz
de sevginizi koşullara bağlı kalmadan herkes ile paylaşmaya gayret edin ki
onunla bir olup bu dünyaya ait olduğunuzu, yaşadığınızı ve bundan mutluluk
duyduğunuzu hissedebilesiniz.
Dostluk ve Kardeşlikte Akarsu Gibi Ol:
Akıp
giden su durudur, içini görmenize izin verir. Geçip gittiği her yere bolluk ve
bereketini bırakır. Ekinler onunla sulanır, insanlar akan su ile yıkanıp
arınır. Etrafına her ne kadar faydalı olsa da akarsu, kimseden en ufak bir
beklentisi olmadan yoluna devam eder.
Siz
de dostluk yolunda beklentilerinizi hesaplamadan, neler alacağınızı ya da neyi,
ne kadar veriyor olduğunuzu düşünmeden, maddiyat üzerine kurulmuş matematik
problemleri ile kafanızı yormadan huzur içinde ilerlemeye gayret edin.
Hataları Örtmede Gece Gibi Ol:
Hata,
insana mahsus bir kavramdır. Robot gibi programlanmadığımızdan, maalesef
hepimizin, ne kadar dikkat etsek de gün gelip hata yapma riski bulunmaktadır.
Kendimiz hata yaptığımız gibi karşımızda bulunan insanların da aynı durumda
kalması kaçınılmazdır.
İnsanlar
hata yanılgısına düştüklerinde geri dönüp yüzlerine vurmak dünyanın en kolay, hatta
kimi zaman eğlenceli işlerinden biri olabilir. Bunu yapmak geçici de olsa bize
güçlü ve değerli olduğumuzu düşündürebilir. Yapılması belki zor; ancak kayda
değer olan, hataları görmezlikten gelip hayatımızda yeni bir sayfa açarak yolumuza
devam edebilmektir. Bu da ancak güçlü bir kişiliğe sahip olan insanların
işidir. Şimdi tercihinizi yapın! Siz güçlü müsünüz? Yoksa hatalarla eğlenerek
kendisini avutan bir kişilik mi? Tercih tamamen size ait!
Tevazuda Toprak Gibi Ol:
Toprak,
yaşamımızı sürdürebilmemiz için gereken besinleri biz istesek de istemesek de
bize verir. Yolların kenarında hiçbir müdahale olmaksızın yetişen; zeytin,
turunç, incir ağaçları bunun sadece en basit kanıtlarından biridir.
Farkında
mısınız? Hayata devam edebilmemiz için gereken tüm gücü bize veren toprak, bunun
bedelini bizden talep etmeyecek denli yüce gönüllü davranır.
İnsan
olarak çok önemli özelliklere, değerli yeteneklere sahip olduğumuzu
düşünebiliriz. Donanımımız, eğitimimiz, bizi diğerlerinden daha önemli
seviyelere de taşıyabilir. Ancak unutmayalım ki hepimizin birbirimizden
öğreneceği pek çok şey var. Bunun farkında olmak ve davranışlarımızı bu
doğrultuda belirlemek diğer insanlarla aramızdaki uçurumları kapatmamıza
yardımcı olup aynı sevgi dilinde buluşmamızı sağlayacaktır.
Kendinizi
kimseden üstün görme yanılgısına düşmeyin. Unutmayın ki hepimizi bir tek Tanrı
yarattı.
Öfkede Ölü Gibi Ol:
Öfke
insanı kolayca esir alan tatlı bir tehlikedir. Öfkemizi belli edip açığa
çıkardıkça içimiz rahatlar, tıpkı havasını kaybetmekte olan bir balon gibi
sönerek yalancı bir huzura teslim oluruz. Ancak aradan zaman geçtiğinde ne
yaptığımızın farkına varır ve kendimizi eleştirmeye başlarız.
Oysa
ne kadar kızgın olsak da kendimizi kontrol edebilme gücüne sahip olmak, hayatta
edinilebilecek en önemli özelliklerden birisidir. Öfkeye teslim olmak kolay, olmamak
ise ayrı bir yetenek gerektirir. Karar yine size ait. Dilerseniz
yeteneklerinizi sınayın ve her türlü problemi kendinize en az zarar vererek
aşın, istemezseniz zaaflarınıza teslim olup kendinize ve etrafınıza zarar vererek
yolunuza devam edin.
Ya Olduğun Gibi Görün, Ya da
Göründüğün gibi Ol:
Olmadığımız,
olamayacağımız kişilikleri kendimize kılıf edinmeye çalışmak, kimi zaman
hepimizin düştüğü bir yanılgıdır. Bir su damlası gibi açık ve net olmaksa
tamamen cesaret işi… İnsan günahları ve sevapları ile insandır. Siz de
cesaretle kendi kişiliğinizi göstermekten çekinmeyin. Kişi kendisini olduğu
gibi gösterdikçe kendine olan saygısı artar. Kendisi için değerli olan bir
insanın ise hayata yenilmesi oldukça zordur. Size önerim, felsefeyi okuyup
anlamı üzerinde düşünürken bir yandan da hafif bir ney müziğinin size eşlik
etmesi olacaktır. Ney’den yayılan nağmelerin ruhu rahatlattığı ve huzur ile
doldurduğu, günümüzde uzmanlar tarafından da kabul edilen bir gerçektir.
Doğru,
yanlış, hırslı, tamahkâr, güzel veya çirkin, doğulu ya da batılı, kim olursanız
olun hepiniz Sevgiyle Kalın…
Patricia MURADİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder